ürk târihinin en önemli dönüm noktalarından birisi de hiç şüphesiz Anadolu’nun Türkler tarafından fethedilerek burasının yeni bir Türk vatanı hâline getirilmesidir. Bu büyük târihî hâdise yalnız millî târihimiz bakımından değil dünyâ târihi bakımından da büyük neticeler doğurmuştur.
26 Ağustos 1071 Cuma günü Sultan Alpaslan’ın Bizans’a karşı kazandığı Malazgirt zaferi Anadolu’nun kaderini kesim olarak tâyin ediyordu. Bu büyük zaferden sonra Anadolu’da bir çok Türk beyliği kurulmuş, bunlardan daha önemlisi ise Anadolu’nun batı ucunda Bizans İmparatorluğu’nun batı ucunda Bizans İmparatorluğu’nun başkenti İstanbul’un yakınında İznik merkez olmak üzere Türkiye Selçuklu devleti kurulmuştur.
Anadolu’nun Selçuklular tarafından fethinin başlıca iki mânâsı vardır:
1- Bu fetih neticesinde İslâmlık İspanya’da gerilerken, Anadolu’da ve Balkanlar’da yeni ülkeler kazanmıştır.
2- Bu fetihler neticesinde Anadolu’da, ana vatandan binlerce kilometre uzakta yeni bir Türk vatanı meydana gelmiştir. Târih boyunca birbirinden çok uzak coğrafî sahalarda aynı zamanda bir çok siyâsî teşelkürler kuran Türkler’in XX. asırda sâdece bu yeni vatanda müstakil bir devlete sâhip olmaları, bu fethin ne derecede mühim olduğunu ve fetih sâyesinde elde edilen Türk vatanının ehemmiyetini göstermeye kâfidir.
Bu ehemmiyetten başka Anadolu, dünyâ târihinin tanıdığı üç büyük imparatorluktan biri olan Osmanlı İmparatorluğu’nun doğup gelişmesine imkân hazırlaması bakımından da önemlidir.
23-24 Mayıs 1040 târihindeki Dandanakan savaşı ile devlet olarak ortaya çıkan Selçuklular kısa zamanda Batı’ya doğru yayılmaya başlamışlardır.
Bizans Üstünlüğünü Kaybetti
Anadolu’nun Türk yurdu hâline gelmesi neticesinde Bizans İmparatorluğu’nun batı devletleri üzerindeki üstünlüğü de ortadan kalkmıştır. Nitekim Türkler’in Anadolu’da ilerlemeleri üzerine Batı devletleri harekete geçmiş ve bu Türk fetihlerini durdurmak için I, II ve III. Haçlı seferlerini açmışlardır. Batıdan gelen ve Bizans kuvvetleriyle birleşen bu haçlı ordularına karşı Türkler Anadolu’yu ve İslâmiyeti müdâfaaya devam etmişlerdir.
Anadolu Selçuklu Sultan I. Mesûd 1146 yılında Konya’da Bizans ordularını, 1147 yılında da II. Haçlı ordusunu Eskişehir yakınlarında mağlûp etmiştir. Ancak Bizans imparatorları Anadolu’yu Türkler’den geri almak için çalışıp durmuştur. Nihâyet 17 Eylül 1176 târihinde Bizans İmparatoru Manuel ile Selçuklu Sultanı II. Kılıç Arslan arasında yapılan Myrıokefalon-Karamıkbeli savaşında da Türkler büyük bir başarı kazanmışlardır. Bu mağlûbiyetten sonra Bizans’ın Anadolu’yu yeniden fetih ümitleri tamâmen ortadan kalktı. I. Haçlı seferinden sonra devâm eden Bizans ilerlemesi bu savaşla durdurulmuş, Türkler için Anadolu’daki mücâdele kesinlik kazanmıştır.
Bu savaş Anadolu’daki Türk hâkimiyetinin dünyâya ilânıdır. Bu savaş Bizans İmparatorluğu’nun dünyâ devletleri arasındaki yerini daha da sarsmıştır. Bizans İmparatorluğu’nun batıdaki üstünlüğü artık kalmamıştır. Bunun sonucu olarak da Batı devletleri birleşerek 1204 yılında Bizans’ın taht merkezi İstanbul’u ele geçirerek bir Lâtin devleti kurmuşlar.
Mynokefalon (Karamıkbeli) zaferi Türkiye Selçuklu sultanlığına İslâm âleminde ve Batı Hıristiyan dünyâsında büyük itibâr kazındırmıştır.
Fehamettin Başar