Türkiye’deki Türk Dünyası

Muhammed Semerkandî Hazretleri

1
116 [m. 1704] de vefat edip, Karaca Ahmed kabristânında defn edilen Muhammed Semerkandi, Ahmed Yekdest Cüryaninin, bu da, Urvet-ül-vüska Muhammed Ma’sûm-ı müceddidî Serhendinin talebesidir. 
Muhammed Semerkandi Hazretleri vefatlarına kadar, Üsküdar Şemsi Paşa’daki tekkelerinde, doğru iman bilgilerini, islâmiyetin emirlerini ve tasavvuf yolunun inceliklerini anlatmıştır. 
Mustafa Rıdâüddin (Neccarzade) Efendinin hocası Arabzade Muhammed Efendi, Muhammed Semerkandi Hazretlerinin talebesi olup, hicri 1130’da Edirne’de vefat eyledi. Muhammed Semerkandinin (Muhtasar-ül-vilâye) kitabını Rıdaüddin efendi, farisiden türkçeye tercüme etmişdir. 
Haid ibni Zeyd ebâ Eyyfıb-el Ensâri (Eyyûb Sultan) Hazretleri ile birlikte İstanbul’a gelen otuzüç sahabiden sonra, güvenilir kaynaklarda İstanbul’un üç büyük evliyasmdan biri olduğu bildirilen Mehmed Emin Tokadi Hazretleri’nin, kendilerinden evvel vefat etmiş olan Muhammed Semerkandi Hazretlierini senede bir defa, Karaca Ahmed Kabristanı’nda ziyaret ederek, baş uçlarında murakebe ettiklerini Mehmed Emin Tokadi Hazretlerinin talebesi Seyyid Yahya Efendi bildirmiştir. 
Bu mübarek zatın kabrinin başındaki taşda, çok ince ve derin manaları olan şiir, sadeleştirilerek aşağıya yazılmıştır: 

Hâce Ebû Abdüllâh Seyyid Muhammed Nakşibend es-Semerkandi “kaddesallâhu sirreh’üll âlî”
O latif ve gönüllerin beğendiği pir (Mürşid-i Kâmil), Büyük Alimler silsilesinin yolundaki esaslardan biri olan, her nefesini Allahü tealadan gafil olmayarak, yani gönlünü dağıtmayarak alıp vermeye riayet etti ve yine bu yüksek yolun esaslarından Sefer der Vatan düsturuna da uyarak, yani kendi nefsinde manevi makamları geçerek ilerledi. 
O kâmil ve Büyük Alimler silsilesinin yolunda makamların sonuna varmış aziz, şerefli, muhterem şeyh ki Allahü tealânın rahmeti, onun bulunduğu yere iner ve vefâ sahipleri onun yanına gelirler. 
(O Zât), bu fani dünyadan göçtü. Kelime-i tevhid zikrini nefesini tutarak yaptı ve Halvet der Encümen, yani (herkesin arasında, gönlünde Allahü tealayı hatırlamak) suretiyle zirveye yüceldi. 
Seyyid Muhammed, bu seadetli yılda, beka sırrına devlet ile nail oldu. 
Sene: 1116 
Kaynaklar: Sicill-i-Osmani, Sefine-i Evliya, Osmanlı Tarihi Ansiklopedisi, Evliyalar Ansiklopedisi, Eshab-ı kirâm. 

İlgili Gönderiler

1 / 20