Uydurma dil modası, herşeyi o kadar bozdu ki, yalnız tek uydurma kelimeler dilimize yerleşir gibi görünmekle kalmadı; lisanımızın ahengi, mantığı da zedelendi. Ama işin en acı tarafı, dilden Arapça ve Farsça asıllı kelimeleri atıyoruz derken herşeyi ile Türkçe olan kelimeler de kullanılmaz hâle getirildi.
Bu yazımızda, her yanı ile Türkçe olduğu halde tedavülden kaldırılmaya çalışılan iki kelime üzerinde duracağız. Bunlardan birincisi, “bakım” kelimesidir. Burada sözünü ettiğimiz “bakım” kelimesi, bizim kastettiğimiz mânâda, “bakıma” veya “bakımdan” şeklinde dilimizde geçer.
Son yıllarda, bir terim olarak ve “zaviye” kelimesi karşılığı ortaya atılan “açı” kelimesi, “bakıma” veya “bakımdan“ şeklinde dilimizde öteden beri kullanılan özbeöz Türkçe bir kelimeyi bile, kendini yeni “kuşaklar” sanan genç neslin lügatçesinden çıkarmaya çalışmaktadır.
Bu iddiamızı bir kaç misalle gösterebiliriz. Meselâ, son günlerde gazetelerimizde yer alan “son altı ayın hükumet açısından bir bilançosunu yapmakta fayda var” cümlesinde “açı” yerine, “bakım” kelimesi kullanılsaydı cümle şöyle olacaktı. “Son altı ayın hükumet bakımından bir bilançosunu yapmakta fayda var“. Hiç şüphe yok ki bu ikinci cümle dilimizin âhengine ve mantığına birinci şekilden çok daha uygundur.
“Bir açıdan alıcı, bir açıdan satıcı haklıdır” cümlesinin, “bir bakıma alıcı, bir bakıma ise, satıcı haklıdır” şeklindeki ifâdesi dilin,en azından ahengi bakımından çok daha yerinde olurdu.
“İnsanın birçok açılardan kendini farklı görmesi tabiîdir” cümlesini “insanın bir çok bakımdan kendisini haklı görmesi tabiidir” şeklinde söylemek hiç değilse kulağa daha hoş ve ahenkli gelir.
Son zamanlarda ortaya atılan ve yerli yersiz, üç-beş kelimenin birden yerini almaya çalışan “neden (?)” Kelimesi, yine yüzde yüz Türkçe bir kelime olan “yüzünden” sözünü büyük ölçüde arka plana atmış ve bir çok gençler bu kelimeyi kullanamaz hâle gelmişlerdir.
Bu iddiamızı da yine bir kaç misalle göstermekte fayda vardır. Meselâ, “Ahmed’in nedeniyle başım derde girdi” (veya başımın derde girmesine Ahmet neden oldu) cümlesindeki kakafoni “Ahmed’in yüzünden başım derde girdi” şekline sokulursa kendiliğinden ortadan kalkar.
Unutmamak gerekir ki “yüzünden” kelimesi ancak menfi hallerde kullanılır. Meselâ “senin yüzünden adam oldum” yanlış, buna karşılık, “senin sayende adam oldum” doğru bir cümledir. “Heyelan nedeniyle yol kapandı” cümlesi Türkçeyi katlederken “heyelan yüzünden yol kapandı” şekli Türkçenin hakkını verir. “Dil anarşisi yüzünden kültürümüz bu hale geldi” dersek bu, içinde olduğumuz durumu açık seçik gözler önüne serer.
Sadece iki Türkçe kelime için verdiğimiz şu bir kaç örnek dahi lisanımızın, dil bilgisinden ve sevgisinden mahrum kimseler elinde nasıl gülünç ve acınacak bir hâle geldiğini, okuyucularımıza bir defa daha göstermiştir sanıyoruz.
Prof. Dr. Orhan F. Köprülü