Sultan Abdülhamid HanSultanlar

Abdülhamid Han’ı ‘‘Gazi’’ Yapan Zafer 1897: Türk-Yunan Savaşı

1

resim

897’de Osmanlı Türk ordusu, 1877-1878 seferinde zedelenmiş olan prestijini kurtarmış ve savaş ve cihad ruhunu muhafaza etmekte olduğunu isbat etmiştir. 
Türkler, kısa zaman önce hezimete uğradığı bir harbden sonra büyük bir himmetle kalkınmış ve bu zaferi kazanmıştır. Kazanılan zafer, Osmanlı askerinin üstün vasıflarını bütün cihâna parlak bir şekilde göstermesi bakımından büyük bir mânâ ve kıymet taşımaktadır. 
Bu harb, 20 sene önce Rus ordusunun sayıca üstünlüğüne dayanamayarak mağlub olan ve bu yüzden, tarihi şan ve şerefi hafızalardan silinmek üzere olan Türk ordusu üzerine, Avrupa devletlerinin yeniden dikkatlerini çekmiş ve gösterdiği gayret herkesi hayrete düşürmüştür. 
Sultan Abdülhamid Han zaferden sonra askerlerine şu mesajı gönderdi:

Sevgili asker evlatlarım,
‘‘Hukukumuzu muhafaza etmek ve toprağımızı çiğnetmemek üzerimize farz-ı ayn oldu. Allah’a güvendik. Muharebeye giriştik. Yüz bin kere hamd ve şükür olsun Allah teala hazretlerinin avn ü inayeti ve Peygamberimiz Efendimiz hazretlerinin imdad-ı ruhaniyet-i ile muzaffer olduk. Saltanat tahtına cülusumdan beri hiçbir sene bugünkü kadar mesrur olmadım. Bu sevincime sebeb, inayet-i İlahi’yi ve imdad-ı ruhaniyet-i Peygamberiye ile muharebede iktisab eylediğim muvaffakiyettir. Muvaffakiyetimin vasıta-i husulü siz oldunuz. Gösterdiğiniz cesaret ve metanet ve hüsn-ü ahlak ve hareket beni bahtiyar etti. Cenab-ı Hak, daima tevfikat-ı ilahiyesine mazhar buyursun. Dareynde aziz olunuz. Yevm-i cülusumdan dolayı beyan ettiğiniz tebrikatı da ayrıca mahzuziyetimi mucib oldu. Cümlenize selam ederim’’ ifadeleri ile ordusunu tebrik etmişti.
Sultan Abdülhamid Han, Yunan savaşında vefat eden ve sakat kalan askerlerin ailelerine yardım elini uzatmış, bununla da kalmayarak bir sergi açtırmıştı. Bu sergiye dünyanın her tarafından yardımlar geldi. Serginin açılışı münasebetiyle şu nutku irad etmişti: 
“Yunan savaşında devlet ve memleketimizin şan ve şerefini korumak için canını feda eden muhterem şehitlerin yetim ve dullarıyla, aldıkları yaradan malul kalan gâzilere yardım maksadıyla bu serginin açılmasını tasavvur ettim. İnsanlık eseri olan bu tasavvuru bugün meydana çıkmış görmekle memnuniyetimi beyan ederim. Osmanlı tahtına cülusumdan beri, her ne zaman bir âfetle zedelenmiş muhtaçlara yardım etmek istedimse, halkımız buna uymakta gerçek bir gayret göstermekten geri durmadı. Bunun için bahtiyarım. Halkımızın temiz yürekle devlet ve memleket sevgisi ve bağlılığını ispatlayan ve perçinleyen üstün ahlakının, şimdi ve gelecekte sürüp gideceğinden şüphem olmadığı için kendilerine hayır dua ederim”. 
Sultan Abdülhamid Han’a kazanılan bu zafer üzerine 26 mayıs 1897’de  ‘‘Gazi’’ unvanı verildi.
Zafer dolaysıyla şair Selânikli Felek Mehmed’in şiiri aşağıdadır:

YUNAN ZAFERİ DESTÂNI 

Şevketmeâb Sultan Abdülhamid Han
Envâ’i sürûr bi-hadd-i ihsân 

Bahş eyledi bize ol gâzi sultan
Müşerref eyledi bütün dünyâyı 

Dinleyin ehibbâ edeyim beyân 

Dillerde daim söylensin hemân
Sene bin üçyüz ondörtte tamam
Yunâniler ile olan kavgayı 

Dâim kahpelikle çıkar meydâna 

Eşkiyadır diye eder bahâne
Kadın erkek demez kast eder cânâ
Hiç düşünmezler ganî Mevlâyı 

Padişahımız pek çok sabretti 

Elbette bu sabrın vadesi yetti
Umûm kumandana irâde gitti
Görsünler düşmanlar şimdi kavgâyı

Çün asker işitti emr-u fermânı 

İrade-i Halife-i z’işânı
Cümlemiz oluruz onun kurbanı
Deyip ömrüne ettiler duayı 

Beş Nîsân-ı Rûmî’de harb îIan oldu 

Düşmanların yüzleri sararıp soldu
Yunan askerleri acep ne oldu
Firâr edip terkettiler ovayı

İnâyet-i Rahman yetişdi bize
Üçlerle yediler, hem kırklar bile
Birlikte girdiler Yenişehir’e
Şükür fetheyledik diktik bayrağı

Hakk ömürler versin Hünkârımıza
Ol velinimet hâkanımıza
Gâzi Abdülhamid Han sultanımıza
Nusret ver şâd eyle dâim İlâh’i.

Ömer Faruk Yılmaz

Kaynak

İlgili Gönderiler

1 / 42