Türkistan

Emir Timur’a Sovyetler Neden Karşı?

T

resim

ürkistan’ın büyük Hakanı Emir Timur (1336-1405) Türkistan için millî bir kahraman olarak bilinmektedir. Bu büyük insanın devrinden beri aradan çok yıllar geçti. Lâkin o her vakit dünya fikir hayatında ilim adamlarının dikkatinden uzak kalmadı. O tarihte unutulmayacak bir Hakan mertebesine ulaştı. Timur hakkında dünyada türlü türlü fikirle vardı. Şunu hemen kaydetmek gerekir ki, bugüne kadar Timur hakkında tafsiladlı  yazılan bir eser henüz mevut değil.
Timur her memleketten evvel, Türkistan için büyük ehemmiyet taşımaktadır. Çünkü onun tarafından kurulan büyük imparatorluk ile Türkistan Ortaçağda dünya milletleri arasında önemli bir mevkiye ulaştı. 
Türkistan’ın hürriyeti elinden çıktıktan sonra da onun kıymeti artmaktadır. “Kim idik? Dün ne idik? Bugün ne haldeyiz?” Şeklindeki sorular Türkistan Türkleri’nin kalbinden giderilemiyordu, giderilemezdi. Madem ki, Türkistan Timur gibi büyük insanları yetiştirebiliyor, “o halde ne için müstakil millet halinden,  mazlum millet haline geldik?”
Bunun çok sebepleri var. Bunlar hakkında burada fikir yürütmekten vazgeçecek miyiz? Timur, Türkistan için büyük hizmetler yapmıştır. Ondan sonra başa geçen evlatları Onu unutuverdiler. Türkistan Hanları ve Beyleri Timur’un yolundan gitmediler. Kendi aralarında kavgalar eksik olmadı. Timur’un mirası böylece elden çıktı. Timur Milleti mazlumlaştı, cefalar gördü. Lâkin hiçbir zaman ümitsiz olmadı. Mazlum Türk Milleti büyük kahramanını her zaman hatırladı. Emir Timur ne tarih sahifelerinden ve ne de kalplerden gitmedi.
Timur, millî uyanış için bir timsal haline geldi. Bunu Ruslar çok iyi sezdiler. Bu sebepten onlar, Türkistan Halkının kalbinden Timur ruhunu silip atmak için harekete geçtiler. Rusya tarihçiliği, Timur’u anlatırken maksatlı olarak fikirlerini bildirmekten vazgeçmedi. Onların fikrince, Timur “baskıncı, hain, zalim, hunhar” olarak vasıflandırılmakta idi. Türkistan milli tarihçileri ise, Timur’un müdafaası için harekete geçtiler. Lâkin bunlar, resmen ve mecburen bu durumdaki tarihçilik üslûbunun boyunduruğundan kurtulamadılar.
Sovyet Rusya devrinde, Emir Timur ayrıca bir mesele haline getirildi. Komünist rejimi, halka, bu halkın geçmişini inkâr ettirici bir şekilde propaganda edilmesini talep etti. Sovyetler, gençlerin ata ve analarından, tarihinden vazgeçiş esasına göre terbiye verilmesini istediler. Sovyetlerin politikası, Türkistanlılar ne kadar özgeçmişlerinden, şeref ve haysiyetlerinden uzaklaşırlarsa o derecede komünizme yakınlaşırlar ümidi üzerine kurulmuştu. Moskova’nın bu şekildeki politikasına Türkler önem vermediler, kulak asmadılar. Bu sebeptendir ki Timur gibi Türk büyükleri her zaman milletin kalbinde yaşadı.
Sovyet tarihçiliği Timur hakkında; “Timur’u Orta Asya’daki devlet faaliyetinin icabı olarak tamamen inkâr etsek bile, herhalde O, cihan tarihin de en acımasız istilâcılardan birisidir”fikrine sahipti. 
Sovyetlerin tarih kitaplarından birisinde de Timur’un seferleri “yalnız talancılıktan ibaret olan seferler” olarak gösterilmektedir.
Ruslar, Türkistan tarihine ve Timur’a her zaman kendi millî çıkarları açısından “şovenlikle” bakmaktadırlar. Meselâ bir okul tarih kitabında I. Peter’in tarihi şahsiyeti kaydediliyor ve onun faaliyetleri ilericilik, tekâmülcülük olarak vasıflandırılıyor, lâkin Timur hakkında ise, “Timur, ona bağlı feodal reisler, mazlum, zavallı halkın bağımsızlık hareketlerini dehşetli bir şekilde bastırdı.” demektedirler.
Rusya şovenizminin bu şekildeki fikir ve düşünceleri hesapsız bir şekilde devam edip gelmektedir. Komünizm gayesi ve Rusculuk menfaatleri ile bağlanan tarihçilik yanında, Timur’un gerçek kişiliği ile, hakikatler çerçevesinde öğrenme hareketleri de devam etmektedir. Lâkin bunların çoğu Timur hakkında geniş bilgi vermekten uzaktır. 

İlgili Gönderiler

1 / 63