“Biz Kırım’dan çıkkanda
Kar yağmadı kan aktı
Anam babam kız kardaşlarım
Kozleri dolu yaş kaldı.”
Türk tarihinin en acı, en hazin hikâyesini Kırım ve Doğu Türkistan Türkleri yazmış ve yaşamıştır. Ne hazindir ki şu an bu ak toprakların birisi Rus, diğeri Çin işgalindedir.
Cumartesi akşamı Bağlarbaşı Kültür Merkezinde çok önemli bir etkinlik vardı. Emel Kırım Vakfının Kırım’ın efsanevi lideri Mustafa Cemil Kırımoğlu’nun 76. yaşı münasebetiyle düzenlediği “Kırımoğlu’na Saygı” programına katıldım.
Salonu dolduran Kırım Tatarlarının Mustafa Cemil’e olan büyük sevgisine ve saygısına şahit oldum. Vakıf Başkanı Zafer Karatay yaptığı konuşmada uzun yıllar önce eşi Neşe Karatay ile TRT adına Kırım’da yaptıkları belgesel sırasında Rus askerlerinin takibini ve baskısını anlattı ve “doğruluk, adalet ve demokrasi kalibremiz Mustafa Aga’dır” dedi.
Bu törene ev sahipliğini yapan Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, Kırım’a uzun yıllar önce başlayan ilgisini anlattı ve yıllar önce bir ramazan ayını Kırım Akmescit, Bahçesaray illerinde geçirdiğini söyledi.
Ukrayna Türkiye Büyükelçisi Andrii Sybıha’nın konuşması ise salondakileri çok duygulandırdı. Büyükelçi, Ukrayna Parlamentosunda Milletvekili olan Mustafa Cemil Kırımlı’ya hitaben Türkçe olarak şunları söyledi:
“Bugün bir aradayız, sizin hakkınızı konuşmak için hususi bir geceye gerek yok. Mustafa Aga, siz gerçek bir zafer sembolüsünüz. Yaşasın Kırım, yaşasın Türkiye, yaşasın Ukrayna!”
Ukrayna Büyükelçisinin samimi konuşmasından hakikaten çok etkilendiğimi söylemeliyim. Bütün konuşmasını Türkçe yapamadığı için bir de özür dileyen bu güzel insanı, samimiyeti ve nezaketi için tebrik ediyorum.
Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü ise samimi konuşmasında; “Büyük dedem Ruslara karşı savaşmış. Benim soyadım Kırım’dan gelir. Bir karar aldık. Düzce’deki bir parkın adını “Mustafa Cemiloğlu” koyacağız ve açılışa da Mustafa Aga’mı davet ediyorum” dedi.
Kırım Millî Lideri Mustafa Cemil Kırımoğlu’nun yaptığı konuşma ayakta alkışlandı. “Herkesin öz borcunu ödemesi gerekir. Tutuklamalar, işgaller, sürgünler… Mücadele yeniden başladı. Kırım yarımadası işgalden kurtulana kadar ölmek yoktur. Ölen ölürse kaçaktır. Kırım, Kırım Tatarlarınındır!”
Düzce Belediye Başkanı bir ara merhum Kemal Çapraz’dan söz etti ve kendisinin okul arkadaşı olduğunu, Mustafa Cemiloğlu’nu yazılarında en çok anlatan gazeteci olduğundan bahsetti.
Bir Türkiye gazetesi yazarı olan merhum Kemal Çapraz ve Servet Kabaklı isimlerinin Kırım ve Doğu Türkistan ile anılması bizi çok duygulandırdı. İftihar ettik. Onlar birer mefkûre insanıydı, onlar daima mazlum soydaşlarımızın sesi ve nefesi oldular.
Kırım Tatarlarının bu haklı mücadelesini askerî, ekonomik ve stratejik sebeplerden dolayı güçlü bir şekilde seslendiremiyor oluşumuz içimizi yaksa da tarih günün birinde mutlaka tekerrür edecektir. Kırım hürriyetine kavuşacaktır.
Mustafa Aga gibi liderler bu millette bitmez! Yüz yıl önce Kırım Halk Cumhuriyeti’ni ilan eden Numan Çelebi Cihan’ı unutmak mümkün mü? Ya bütün Türk dünyasına “Dilde, fikirde, işte birlik” hatırlatması artık bir ideal hâline gelmiş İsmail Bey Gaspıralı unutulur mu?
Kırım mazlumdur bugün. Yalnızdır ve hatta kimsesizdir! Akmescit, Bahçesaray, Akyar, Aluşta, Yalta, Gurzuf… Bu şehirlerimizin hangisini unutabildik? Öylesine Türk ve Müslüman olan bu şehirlere gitmesek de gezmesek de dolaşmasak da beş bin yıllık tarihimiz orada bizi bekliyor!
Kırım Tatarlarının bu haklı mücadelesinin bayraktarlığını yapan Mustafa Aga’ya selam olsun. Allah uzun ömürler versin.
