Güneş Batmadı
Adnan Menderes’e
Bu şehit kanı ile sulanmış topraklarda,
Bir uçtan bir uca bütün bir vatan sathında
Dadaşlar vardır
Seymenler vardır
Zeybekler vardır
Bir Dadaşların Dadaşı vardı
Bir Seymenlerin Seymeni vardı
Bir Efelerin Efesi vardı
Bir zeybeklerin zeybeği vardı
Mayısın bir güneşli sabahında
Vatan için Millet için, İnsanlık için çıkmıştı yola
Gönlünde insan sevgisi, kafasında vatan aşkı vardı
Azgın sulara dizgin vurmak istiyordu
Vurdu!
Kıraç topraklara bereket getirmek istiyordu.
Getirdi
Alın terini ekmek yapmak istiyordu:
Yaptı!
Suyu ışık, suyu güç yaptı…
Alın terini toprakta eritti, bacada tüttürdü
Ekmek yaptı
Gönlünde insan sevgisi, kafasında vatan aşkı ile
Açmıştı gözlerini dünyaya…
Gönlünde insan sevgisi, kafasında vatan aşkı ile
Sevgisine, aşkına doyamadan açık gitti gözleri dünyaya Darağacında…
Marmara’da dalgalar var
Vurur Adaların kıyılarına
Günle mavileşen gece ile siyahlaşan
Dalgalar vurdu her gün boyu yıllar yılı
Bir mapusane adasına, İmralı’ya
Vurdu dalgalar yıllar yılı, taşlı ama taçlı
Bir kabre
Şimdi yatıyor, uğrunda mahkum olduğu
Vatan caddesinin üstündeki şanlı, ayyıldızlı
Al bayrağın süslediği Anıt mezarında
Vatan bağrında
Yanında kader arkadaşları ve mor çiçeklerle
Bezenmiş Berrin’inin mezarı olduğu halde
Dağlar, taşlar
Mavileşen, yeşillenen siyahlaşan dalgalar
Uçan kuşlar, akan sular, esen yeller
O’nun sevgisiyle yanan gönüller
O Dadaşların Dadaşını
O Seymenlerin Seymenini
O Efelerin Efesini
O Zeybeklerin Zeybeğini söyler gün boyu,
Dadaşım der
Seymenim der
Efem der…
MENDERES’im
Nur içindeki şehidim benim…
Süngülerin altında yaptığım savunmada
Güneş batarken gölgeler büyük olur demiştim
Bağışla beni.
Her günün seherinde yükselen ses semada yansıyor
“GÜNEŞ BATMADI.”
|
Talat Asal